Acının dili birdir. Siz hiç acının etnik kökenlere, yabancı dillere bölünenini, farklı renklere bölündüğünü duydunuz mu? Hani derler ya, tüm farklara rağmen; gözyaşlarının rengi birdir. Acıların hepsi birdir. Sadece bugün değil, birçok gün yüreğimiz dağlandı bizim. Bu beladan kurtulamadık gitti. Hergün bir güzel mehmetçiğimizi daha uğurluyoruz sonunda. "Helal olsun" ve son bir namaz ile uğurlanıyorlar. Yitip gidiyor hepsi. Şehitler ölmez diyorlar, ama şehitler ölüyor, hem de hemen hemen hergün... Bu vicdandan yoksun itleri binbir bela ile anıyoruz her birimiz içimizde.
Yazıktır. Hepimiz bu vatanın evlatlarıyız. Kökenimiz farkeder mi? Lazın, Çerkezin, Kürtün, Türkün acısı ayrı mı sanki? Kürt kökenli bir mehmetçiğimizi toprağa verdiğimizde anasının ettiği feryatla, bir Türkün, bir Lazın ettiği feryat bir değil mi sanki? Her ananın feryadı birdir. Her babanın ardından döktüğü gözyaşı birdir, ve tüm babasız kalan çocuklarımızın, eşlerini kaybeden şehit eşlerinin..
Allah'ım bu nasıl bir bela böyle.. Kendimi ifade edemiyorum, anaların feryat ettiğini gördükçe ben kabıma sığamıyorum. Dilimde, içimde binbir küfür, camdan keskin bir öfke ve ölümüne bir kin.. Bugün tüm güzelliklerimden arındım, tıpkı çoğumuz gibi.. Öyle kutsal, öyle azizlerki.. Öyle cesur, öyle yiğit! Allah kahretsin aklından en ufak kötülük geçirenleri, el uzatanları! Helak olsunlar, paramparça olsunlar! Öyle acıyor ki canım..
Bu hepimizin acısı. Ölenlerin hepsi bizim kardeşimiz, bu vatanın evlatları. Hadi herşeyi geçtimde ben, bu yine mi unutulacak? Unutturmayacağız. Unutturmamalıyız. Eğer biz millet olarak yatağımızda rahat uyuyabiliyorsak, biz bunu kimlere borçluyuz? Kimler nöbet tutuyor yazın sıcağında ayağında postallarla? Nöbeti kimler tutuyor kışın o sert soğuğunda? Söyleyeyim, Kürt mehmetçik, Türk mehmetçik, Laz mehmetçik ve daha niceleri. Peki amaç ne? Vatanın selameti. İşte herşey bundan ibaret.
Şanlı tarihime ve kimliğime, nereden geldiğime duyduğum o tutkunluk hissinin beni hiç terketmemesini diliyorum. Kökenim 7 soy Çerkez Adıge ama "NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE". Bu kadar mı zor anlaması? İsteyen söyler, istemeyen söylemez! Var mı bu cümlede bir dayatma? Yok.. Söyleyebiliyorsan, hissedebiliyorsan, ne mutlu sana.. Hepimiz bu vatanın evlatlarıyız. Ekmeği buradan yiyiyoruz, suyumuz, havamız, elektiriğimiz, hizmetimiz ve kazanıyorsak para bu vatan üzerindedir.. Hangi kalleş varsa ki bunu inkar edecek, alnını karışlarım.. Nankör köpekler..
"Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın;
Siper et gövdeni, dursun bu hayaızca akın.
Doğacaktır sana vadettiği günler hakkın,
Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın.
Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı.
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı."
Türkiye; dili Türkçe olan, bayrağı kırmızı beyaz ay yıldız olan, başkenti Ankara olan bir toprak parçasıdır. Ve Türkiye, Mustafa Kemal Atatürk'ün başkanlığında toplanan Erzurum Kongresinde alınan bir kararla; “ Milli sınırlar içinde bir bütündür, bölünemez". Memleketim bundan ibarettir, bundan ötesi yoktur. Buna karşı çıkacak olan, bunun tersine davranan alenen ahmaktır, kalleştir, namussuzdur. Bir avuç vermem toprağımdan. Kurtuluş Savaşı'nda bağımsızlığımız ve vatanın selameti, gelecekte huzuru için savaşırken can veren birlerce kahramanı utandırmak ayıptır. Öyle fedakarlık ve zorluklarla kazanıldı ki bağımsızlık, bölücülere, bölücü eylemlere göz yuman, onaylayan, besleyen, destekleyen ve sessiz kalan şerefsizdir, alçaktır.
İçim yanıyor. Bu bela bitsin artık. Analar ağıt yakmasın, babalar, eşler, çocuklar ve dostlar ağlamasın. Artık şehit cenazesi kalkmasın bu topraklardan. Kırmızı beyaz şanlı ay yıldızlı bayrağımızı tabutlara sarmak için değil, tüm sokaklara, caddelere, evlere asmak için kullanalım.. Allah'ım bitsin artık, ben ağıt yakanları görmek istemiyorum.
Bu nasıl bir kader yarabbim, sen oğlunu yıllarca büyüt, okut, bak, askere alındığında kınalar yak vatani görev için kendinden uzaklara yolla, "Amca, teyze, başınız sağolsun, oğlun şehit düştü"desinler... Hepimizin tuzu kuru, Allah'ta hiçbirimize evlat, eş, dost, baba acısı elbette yaşatmasın. Ama şehitler ölüyor, ve onlar çok kişinin canı... Herkesin bu acıyı paylaşması gerekiyor. Tek yumruk, tek yürek olmalıyız. Zor zamanlar, hazin bir tablo. Vaziyet çok tehlikeli. Kimsenin huzuru, sabrı, selameti kalmadı. Artık bitsin bu.
Allah'tan tüm acılı ailerere sabır diliyorum, kahraman şehitlerimin mekanı cennet olsun. Dilerim kanları yerde kalmaz bu defa. Bu acıyı yaşatanları, bu kancık ve soysuz itleri besleyenleri Allah helak etsin.
Vatan sağolsun, ama artık bu da son olsun.
Ekin TUNÇEL